Last modified: 2019-09-30
Abstract
Giriş ve Amaç: Ötenazi; ölümün kaçınılmaz olduğu ve iyileştirme olanağı olmayan veya dayanılmaz acılar içinde olan kişinin tıbbi yollarla öldürülmesi veya tıbbi yardımın kesilerek ölüme terk edilmesi şeklinde tanımlanmaktadır. Aktif ötenazi Türkiye’de yasal değildir. Araştırmanın amacı 2013-2014 eğitim döneminde birinci sınıf öğrencisi olup, 2018-2019 eğitim döneminde intörn olan tıp fakültesi öğrencilerinin ötenazi hakkındaki düşüncelerinin nasıl değiştiğini değerlendirmektir.
Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı nitelikteki bu araştırma İstanbul’da bir devlet üniversitesi tıp fakültesinde 2013-2014 eğitim döneminde birinci sınıfa başlayan 170 öğrencinin 126’sının ve 2018-2019 eğitim döneminde aynı fakültede eğitimine intörn olarak devam eden 156 öğrencilerinin 111’inin öğrencinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir. Yatay geçiş ve erasmus öğrencileri ile sınıf tekrarı yapanlar ilk çalışmaya katılmadıkları için örneklem dışı bırakılıp aynı öğrencilere ulaşılmıştır. Veriler araştırmacılar tarafından literatür ışığında oluşturulan anket formu ile toplanmıştır. Anket formunda sosyodemografik özellikler ve ötenazi ile ilgili sorular yer almaktadır. Veriler frekans ve yüzde dağılımı olarak verilmiştir. Araştırma için etik kurul onayı ve katılımcılardan onam alınmıştır.
Bulgular: İntörnlerin %52,3’ü (n=58) kadın olup yaş ortalaması 24,63±0,93’tür. Ötenazi hakkında yeterli bilgi sahibiyim diyen intörnlerin oranı %26,1 (n=29) olup birinci sınıftayken bu oran %19,8’dir (n=25) (p˂0,05). İntörnlerin kendilerine en yakın buldukları ötenazi tanımı; %52,3 (n=57) ile kendi yaşamını sonlandırma iken ardından hasta hakkı (%32,1) ve tıbbi uygulama (%12,0) gelmektedir. İntörnlerin kendilerine en uzak buldukları ötenazi tanımı ise; %59,3 (n=48) ile cinayet iken ardından yaratana ve doğaya karşı gelmek (%32,1) ve hasta hakkı (%4,9) gelmektedir. İntörnlerin %75,9’u (n=82) ötenaziye karşı olmadığını belirtirken birinci sınıftayken bu oran %31,4’tür (n=38) (p˂0,05). Ötenaziye karşı olan intörnlerin belirttikleri etkenler ise; %46,2 (n=12) dini değerlere uygun bulmama, %38,5 (n=10) insanın kendi isteğiyle ölmesini uygun bulmama ve %15,3 (n=4) toplumsal değerlere aykırı bulma şeklindedir. İntörnlerin ötenazi uygulamasını en fazla destekledikleri durumlar; %58,4 (n=59) dayanılmaz acı veren ve tedavi edilemez durumlar, %20,8 (n=21) bitkisel hayattaki insanlar ve %20,8 (n=21) hasta isteği yeterlidir şeklindedir. Hastamın isteği üzerine ötenazi işlemini gerçekleştirebilirim diyen intörnlerin oranı %43,2 (n=48) iken, gerçekleştiremem diyenlerin oranı %18,9’dur (n=21). Birinci sınıftayken bu oranlar sırasıyla %20,0 (n=25) ve %46,4 (n=58) olup her iki grupta kararsızların oranı benzerdir (p˂0,05). Bilinci açık olmayan aile ferdim için ötenazi kararı alabilirim diyen intörnlerin oranı %23,4 (n=26) iken, alamam diyenlerin oranı %30,6’dır (n=34). Birinci sınıftayken bu oranlar sırasıyla %2,9 (n=3) ve %30,6 (n=34) olup her iki grupta kararsızların oranı benzerdir (p˂0,05).
Sonuç ve Öneriler: Ötenazi hakkındaki düşünceler tıp eğitiminin birinci ve son sınıfında anlamlı şekilde farklılık göstermektedir. Tıp eğitiminde ötenazi kavramanın yer alması bu konudaki bilincin artmasını ve klinik pratikte karşılaşılan sorunlarla başa çıkılmasını kolaylaştırabilir.
Anahtar Kelimeler: Ötenazi, Tıp öğrencileri, Tıp eğitimi