3.International 21.National Public Health Congress, 3.International 21.National Public Health Congress

Font Size: 
Tıp Fakültesi Öğrencilerinin Akılcı İlaç Kullanımı Hakkındaki Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi
Serkan ŞAHİN, Şemsinnur Göçer, Nursel ÜSTÜNDAĞ ÖCAL

Last modified: 2019-10-03

Abstract


Giriş ve Amaç

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)  Akılcı İlaç Kullanımı’nı (AİK), “hastaların klinik ihtiyaçlarına uygun ilaçları, kişisel gereksinimlerini karşılayan dozlarda, yeterli bir süre boyunca, kendilerine ve topluma en az maliyet ile kullanmaları” olarak tanımlamıştır. AİK’de hastanın, hekimin ve eczacının verdiği talimatlar doğrultusunda ilacını kullanması gerekmektedir. Bu çalışmada Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencilerinin AİK’e ilişkin bilgi düzeylerinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

Gereç ve Yöntem

Tanımlayıcı tipteki çalışma için Yozgat Bozok Üniversitesi Etik Kurulu’ndan izin alındı. Araştırmanın evrenini, Yozgat Bozok Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde halihazırda 1., 2. ve 3. sınıfta öğrenim gören 192 öğrenci oluşturmakta idi. Öğrencilerin tamamı çalışma kapsamına alınması planlandığı için örneklem hesabına gidilmedi. Veri toplama aracı olarak, araştırmacı­lar tarafından literatür incelemesi sonucu hazırlanmış yaş, cinsiyet gibi sosyo-demografik özellikler ile AİK’i değerlendiren 22 soruluk anket formu kullanıldı. Araştırmaya katılmayı kabul eden 131 öğrenciyle araştırma tamamlandı. Verilerin istatistiksel analizinde, sayı ve yüzdelik dilimler kullanıldı.

Bulgular

Öğrencilerin yaş ortalaması  20,2 ± 1,2, % 47,3 erkekti.. %64,1 AİK’i hastaya uygun ilaç yazılması olarak tanımladı, %44,6’sı AİK eğitimi aldıklarını ifade etti. Hekimlerce en sık (%69,5) ağrı kesici ilaçların yazıldığı, AİK’e en büyük engelin  %28,7’si  yanlış tanı,  %26,4’ü  yoğunluktan hasta ile yeterince ilgilenememe olduğunu belirtmişlerdi. Katılımcıların  %38,3’ü, AİK konusunda Sağlık Bakanlığı’nca  veri sisteminin geliştirilmesi gerektiğini, % 54,7’si ise AİK’de en önemli paydaşın  hekimler olduğunu ifade etti. Endikasyonu olmayan durumlarda, hiçbir zaman ilaç yazmam diyenlerin oranı %55,8’di. Öğrencilerin %65,6’sı reçetede yazılan ilaca muadil preparatların hastalara verilmesi konusunda, ilaç seçme yetkisinin eczacılara verilmesinin tedavinin başarısı açısından yalnış olduğunu, %51,1’i eczanelerin yetersiz ilaç danışmanlığı yaptığını ve %67,9’u reçetedeki ilaçların yerine eczacının önerisiyle muadil ilacı kullanan hastalarda tedavi başarısında azalma olduğunu ifade etti. Öğrencilerin %77,9’u ise aktarlar, TV, radyo, internet vb. yollarla bitkisel ürünlerin alınarak kullanılmasının, hastaya uygulanacak tedavi sürecinin başarısında olumsuz etkisinin olduğunu ifade etti.

Sonuç ve Öneriler

AİK en büyük engelin yanlış tanı (ampirik tedavi, yeterli anamnez almama ve laboratuvar testlerini kullanmama) olarak değerlendirilmiş olması, sağlık kuruluşlarının hastalık tanısında labortuvar vb. altyapılarının  kuvvetlendirilmesi gerektiğini gösterirken, sağlık yöneticileri tarafından hekimlerin hastası için ayırdığı muayene süresini yeterli düzeye getirecek tedbirlerin (hekim başına düşen hasta sayısı gibi) alınmasının da, AİK konusunda ilerleme ve katkı  sağlayacağını düşündürmektedir.

Öğrenciler reçete edilen ilaçlara muadil preparatların hastalara verilmesi konusunda, ilaç seçme yetkisinin eczacılara verilmesinin tedavinin başarısı açısından yalnış olduğu görüşündedir. Ülkemizde OTC (Over the counter) ilaçlar ve sadece reçeteyle satılan ilaçlar konusunda eczacının önerisi açısından bir ayrım maalesef uygulanmamaktadır. Bu konuda antibiyotiklerde olduğu gibi geri ödeme sisteminde reçete mecburiyeti kapsamının genişletilmesinin AİK’e katkı sağlayabileceği düşünülmektedir.

Anahtar Kelimeler: Akılcı ilaç kullanımı, Hekim, Üniversite öğrencisi.