Last modified: 2019-09-13
Abstract
Amaç: Sağlık sorunu olan bireylerle yakın ilişki içinde çalışması beklenen hemşirelik öğrencilerinin öfke düzeyi ve öfke kontrolü hem kendileri hem de hizmet edecekleri bireyler açısından önemlidir. Bu araştırmada, hemşirelik bölümünde okuyan öğrencilerin sürekli öfke düzeyi ve öfke ifade tarzları ve bunlarla ilişkili faktörlerin incelenmesi amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Araştırma, tanımlayıcı nitelikte bir çalışmadır. Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümünde, 2016–2017 eğitim-öğretim yılında okuyan 1076 öğrencinin araştırma kapsamına alınması planlanmış, örnekleme yapılmamıştır. Araştırma için Erciyes Üniversitesi Klinik Araştırmalar Etik Kurulundan etik onay ve Erciyes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığından idari izin alınmıştır. Veri toplama aracı olarak, sosyodemografik anket formu ve Sürekli Öfke-Öke Tarz Ölçeği (SÖÖTÖ) kullanılmıştır. Öğrenciler, araştırmacılar tarafından sınıflarında ziyaret edilerek, araştırma hakkında bilgielndirilmiş ve yazılı onamları alınmıştır. Araştırmaya katılmayı kabul eden öğrencilere anket ve ölçek dağıtılmış, araştırmacıların gözetiminde öğrenciler tarafından doldurulan anklet ve ölçekler geri toplanmıştır. Ziyaret sırasında okulda bulunan öğrencilerden 819’u araştırmaya katılmayı kabul etmiştir. Ancak 15 öğrencinin verdiği cevaplar yetersiz bulunarak çalışmadan çıkarılmıştır. Böylece 804 (ulaşma oranı %74.7) öğrenci ile ilgili veriler değerlendirmeye alınmıştır. Verilerin analizinde, unpaired t testi ve tek yönlü ANOVA testi (post hoc Bonferroni testi) kullanılmış, p<0.05 değerleri anlamlı kabul edilmiştir.
Bulgular: Araştırma grubunda; sürekli öfke puanı 20.47±4.64, öfke-içe puanı 16.91±3.77, öfke-dışa puanı 15.90±3.71 ve öfke kontrolü puanı 20.00±3.77 bulunmuştur. Sürekli öfke ve öfke-dışa puanları erkeklerde kadınlara göre anlamlı ölçüde yüksek bulunmuştur. Anneleri üniversite mezunu olan öğrencilerin sürekli öfke puanının anneleri ilkokul mezunu olan öğrencilerden anlamlı ölçüde yüksek bulunmuştur. Hemşirelik mesleğini isteyerek seçenlerde öfke-dışa puanları anlamlı düzeyde daha düşük, hemşirelik bölümünde okumaktan ve Kayseri’de yaşamaktan memnun olmayan, geliri giderini karşılamayan öğrecilerde öfke puanları diğerlerine göre anlamlı ölçüde yüksek bulunmuştur. Evlilik durumu, ailenin yaşadığı yer, babanın öğrenim düzeyi, babanın ve annenin çalışma durumu ve ailenin ekonomik durumunun öfke puanlarına önemli bir etkisi bulunmamıştır. Kendisini öfkeli olarak tanımlayan öğrencilerin sürekli öfke, öfke içe ve öfke dışa puanları kendisini sakin olarak tanımlayanlara göre daha yüksek, öfke kontrol puanı ise daha düşük bulunmuştur. Öfke kontrolü için profesyonel destek alanlarda öfke-dışa puanları daha yüksek bulunmuştur. Öfke kontrolü için eğitim alanlarla almayanlar arasında öfke özellikleri açısından anlamlı bir fark bulunmamıştır.
Sonuç ve Öneriler. Hemşirelik öğrencilerinin sürekli öfke, öfke-içe, öfke-dışa ve öfke kontrol puanlarının çeşitli sosyodemografik, okul ile ilgili, öğrencilerin kendini tanımlasıyla ilgili özelliklere göre istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar göstermektedir. Hemşrelik öğrencileri öfke kontrolü konusunda desteklenmeli, gerekli durumlarda profesonel destek sağlanmalıdır.
Anahtar Kelimeler: Öfke, Öfke İfade Tarzı, Hemşirelik, Öğrenci