Last modified: 2019-09-15
Abstract
Giriş ve Amaç: Kadına yönelik şiddet özellikle gebelik döneminde hem anne hem de fetal sağlığı etkileyen bir sorundur. Bununla birlikte depresyon, posttravmatik stres bozukluğu, preterm eylem, düşük, fetal gelişme geriliği, düşük doğum ağırlıklı bebek gibi birçok olumsuz sağlık sorununa yol açabilmekte ve hatta bazen kadının ölümü ile sonuçlanabilmektedir. Türkiye genelinde en az bir kez gebe kalmış her on kadından biri gebeliği sırasında eşi veya birlikte olduğu kişi(ler) tarafından fiziksel şiddet yaşamıştır. Çalışmamızda ……ili…..İlçe Sağlık Müdürlüğü Sağlıklı Hayat Merkezi’ne(SHM) 2019 yılının ikinci yarısında başvuran gebelerin aile içi şiddetle karşılaşma durumlarının değerlendirilmesini amaçladık.
Gereç ve Yöntem: Kesitsel nitelikteki araştırmamızın evrenini 15 Haziran-15 Aralık 2019 tarihleri arasında…….İlçe Sağlık Müdürlüğü SHM’ne başvuran tüm gebeler oluşturmuştur. 15 Eylül 2019’a kadar 78 gebeye anket uygulanmıştır. Bu veriler çalışmamızın 3 aylık ara sonuçlarının değerlendirilmesine aittir. 15 Aralık 2019 tarihine kadar veri toplama aşaması devam edecektir. Yüz yüze görüşme yönteminin kullanıldığı anket formunun uygulaması yaklaşık 15 dakika sürmüştür. Araştırmamızın bağımlı değişkeni; gebelik süresince aile içi şiddetle karşılaşma durumudur. Şiddetle karşılaşma durumu fiziksel, sözlü, cinsel, psikolojik(duygusal), finansal, sosyal şiddetle karşılaşma durumu alt başlıklarında irdelenmiştir. Bağımsız değişkenler ise; sosyodemografik, evlilik durum, gebelik durumu ve şiddet ile ilgili değişkenler alt başlıklarda incelenmiştir. Verilerimiz ara dönem sonuçları olduğundan dolayı tanımlayıcı istatistiklerle özetlenmiştir, analitik yönde inceleme yapılamamıştır. Veri toplama aşaması tamamlandıktan sonra bu yöndeki analizler yapılacaktır. Verilerin analizinde SPSS 22.0 paket programı kullanılmıştır. Araştırma etik kurallar çerçevesinde yürütülmüştür. Çalışmadan önce ……..Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar ve Yayın Etik Kurulundan ve …….İl Sağlık Müdürlüğünden onay alınmıştır.
Bulgular: SHM’ne başvuran gebelerin yaş ortalaması 28,9±4,5 ve eşlerinin yaş ortalaması 32,3±4,8’dir. Katılımcıların %69.2’sinin öğrenimi üniversite düzeyinde, %55.1’i herhangi bir işte çalışıyor, %32.1’inin mesleği ev hanımı, %21.8’i ise sağlık çalışanıdır. Katılanların eşlerinin %53,8’inin eğitim düzeyi üniversite, %94.9’u çalışıyor. Katılımcıların %64.1’i evlerinde 2 kişi olarak yaşamaktaydılar. Katılımcıların %84,6’sının evlenme biçimi medeni nikah ve imam nikahı idi. Katılımcıların evlenme yaşı ortalaması 24,9±4,1 idi. Ankete katılanların %94,9’unun ilk evliliği idi. Çalışmamıza katılanların %59,0’ının ilk gebeliği idi. Katılımcıların gebelik haftasına bakıldığında %41.0’ının 3.trimesterde, %39.7’sinin 2.trimesterde olduğu bulunmuştur. Katılanların %87,2’sinin gebelikleri planlı gebelik idi. Ankete katılanların %1,3’ü gebelik öncesi dönemde şiddete maruz kaldığını bildirdi. Katılımcıların %5,1’i şuanki gebelik döneminde aileiçi şiddetin herhangi bir türüne maruz kaldığını bildirdi.
Sonuç ve Öneriler: Çalışmamızın ara sonucunda gebelerin aile içi şiddetle karşılaşma sıklığının düşük olduğu görülmüştür. Ayrıca eğitim düzeyi yüksek ve çalışan gebeler daha çok SHM’ye başvurmuştur. Hamilelik sırasında aile içi şiddete karşı korunma konusunda farkındalık yaratmak ve şiddet yönünden risk altındaki gebeleri saptayıp uzmanlara yönlendirmek faydalı olacaktır.
Anahtar sözcükler: Gebe, Şiddet, Aile içi şiddet, Muğla, Sağlıklı Hayat Merkezi