Last modified: 2019-09-19
Abstract
Giriş ve Amaç: Sosyal medya bilgi ve iletişim teknolojilerinin yaygınlaşması ile birlikte hızla yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Bu araştırma Sağlık yüksekokulu öğrencilerinin sosyal medya/internet kullanma durumlarını, kullanımı etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır.
Yöntem: Kesitsel tipteki araştırmanın evrenini bir üniversitede okuyan tüm hemşirelik ve ebelik öğrencileri (n=590) oluşturmuştur. Etik kurul ve kurum izni alındıktan sonra araştırma 01 Mart-01 Nisan 2017 tarihleri arasında, araştırmaya katılmayı kabul eden ve verilerin toplandığı günlerde derslere devam eden toplam 399 öğrenci ile yapılmıştır. 191 öğrenci çeşitli nedenlerle araştırmaya katılmamıştır. Ulaşma oranı %67,62’dir. Veriler, araştırmacı tarafından ilgili literatür incelenerek hazırlanan bir veri formu aracılığıyla direkt gözlem altında toplanmıştır. Elde edilen veriler istatistiksel paket programına kaydedilmiştir. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler ve ki kare testi kullanılmış, p<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir.
Bulgular: Öğrencilerin (n=399) %79,4’ ü kadın, %20,6’ sı erkektir. Öğrencilerin %56,1’ i 20-22 yaş grubundaydı. Öğrencilerin %48,5’ i hemşirelik, %51,5’ i ebelik bölümü, %96,2’ si bekâr ve %3,8’ i evliydi. İnternet bağımlısı olduğunu düşünen öğrenci oranı %56,6 (%11,5’i kesinlikle, %45,1’i kısmen) olarak bulundu, %43,4’ü ise bağımlı olmadığını düşünmekteydi. Öğrencilerin çoğu evlerinde bilgisayar olduğunu (%59,4), internet kullandıklarını (%91,2), internet bağlantısının olmadığını (%55,9), ancak mobil internetlerinin (%84,5) olduğunu belirtmişlerdi. Öğrencilerin %77,7’si sosyal ağları kullandıklarını, %34,1’i sosyal medya dendiğinde aklına ilk olarak ‘paylaşım’ geldiğini, %34,3’ü whatsapp kullandığını, %83,7’si tarayıcı türü olarak google’u kullandıklarını belirtmişlerdi. Öğrencilerin %78,8’ i bu yüzden değişik derecelerde işlerini ihmal ettiklerini dile getirmişlerdi. Öğrencilerin %23,6’sı sosyal medya kullanımı yüzünden etrafındaki insanlar tarafından hiç uyarılmadıklarını, %76,4’ü ise bu yüzden insanlar tarafından değişik derecelerde uyarıldıklarını ifade etmişlerdi. Öğrencilerin %72,9’u okul veya iş performanslarının bu yüzden değişik derecelerde etkilendiğini belirtmişlerdi. Sosyal medya sayesinde değişik derecelerde sorunlarından uzaklaşmış ve rahatladığını söyleyen öğrenci oranı %75,4 iken, bunun tersini ifade eden öğrenci oranı %24,6’ ydı. Öğrencilerin cinsiyeti, bölümü, medeni durumu, evde internet bağlantısının olup olmaması, günlük internet kullanım süresi, herhangi bir sosyal ağ kullanımı ile İnternet bağımlısı olduğunu düşünme arasında istatistiksel anlamlılık mevcuttu.
Sonuç: Öğrencilerin çok büyük bir kısmı internet kullanıyorken, yine çok önemli bir kısmının mobil interneti vardır. Cinsiyet, bölüm, medeni durum, evde internet bağlantısının olup olmaması, günlük internet kullanım süresi, herhangi bir sosyal ağ kullanımı ile İnternet bağımlısı olduğunu düşünme arasında istatistiksel olarak anlamlıdır. Bu tür araştırmalar doğrultusunda geleceğin sağlık profesyonellerinin sosyal medya/internet kullanımlarını yaşam kalitelerini ve mesleki gelişimlerini artırma amacıyla kullanmasına yönelik girişimler planlanması önerilebilir.
Anahtar kelimeler: İnternet, Sosyal medya, Bağımlılık, Öğrenci