Last modified: 2019-10-13
Abstract
Giriş ve Amaç: Dünya Sağlık Örgütü anayasasında sağlık; sadece hastalık ve sakatlığın olmayışı değil, fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam iyilik hali olarak tanımlanmaktadır. Sağlık kavramı insanların doğduğu, büyüdüğü, çalıştığı ortamların tamamında bütüncül bir iyilik halini anlatmaktadır. Sağlık hizmetinin kapsayıcılığı, kalitesi ve etkinliği yanında sosyal, ekonomik, politik belirleyiciler hedeflendiğinde hastalıkların azalması ve sağlık düzeyinin yükselmesi mümkün olmaktadır. Ülkemizde toplum sağlığı merkezleri (TSM) ile ilçe sağlık müdürlükleri kötü sağlık düzeyi açısından risk altındaki toplum için koruyucu ve önleyici müdahalelerin uygulayıcısı konumundadır. Bu araştırma, TSM çalışanlarının sağlığın sosyal belirleyicileri kavramına nasıl yaklaştığını ve yaklaşım türlerinin birinci basamakta yürütülen halk sağlığı uygulamaları üzerindeki etkisini anlamayı amaçlamaktadır.
Gereç ve Yöntem: Nitel verilere dayanan bu çalışma fenomenolojik araştırma deseninde tasarlanmıştır. Etik komisyonu ve kurum izinlerinin alınmasını takiben 1 Eylül 2016 ve 30 Kasım 2016 tarihleri arasında, araştırmacı tarafından belirlenmiş olan sekiz TSM’de ve bağlı birimlerinde uygulanmıştır. Amaçlı örnekleme yöntemi ile belirlenen TSM çalışanı 38 kişiyle yüz yüze derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Görüşmeci tarafından izin verildiği takdirde ses kaydı alınmıştır. Görüşmelerde yarı-yapılandırılmış soru formları kullanılmıştır. Bu formların beş temel sorusu tüm katılımcılar için aynı olup sağlığın sosyal belirleyicileri başlığı altındaki bir dizi kavramın sağlık çalışanı tarafından nasıl anlaşıldığını sorgulamayı amaçlamaktadır. Görüşme sorularıyla elde edilen veriler içerik analizi ile incelenmiştir. İnceleme sırasında yorumlama ve çıkarımlarda bulunma yolları ile derinlemesine analiz yapılmıştır. Ses kaydı ve görüşme notları çözümlenmiştir. Her bir kavram için kodlar belirlenmiş, ardından bu kodlar gruplandırılarak tema başlıkları altında birleştirilmiştir. Görüşmecilerin sağlığın sosyal belirleyicilerine yaklaşımları altı tema altında yorumlanmıştır: sosyal yardım, davranışsal faktörler, maddi yaşam koşulları, sağlık sisteminin örgütlenme biçimi, sağlık ve kamu politikaları ile kaynakların toplumdaki eşitsiz dağılımı olarak SSB.
Bulgular: TSM çalışmaları içinde SSB'nin en sık konu edildiği müdahaleler sağlık eğitimi, bağışıklama ve aile planlaması olarak bildirilmiştir. Bireysel davranışsal özellikler olarak SSB yaklaşımı görüşmecilerin büyük bölümü tarafından benimsenmiş olduğu saptanmıştır. SSB'yi ele almayı zorlaştıran faktörler ise yönetici desteğinin ve liderliğinin yeterli olmaması, sağlık çalışanının gerekli bakış açısına sahip olmamasıdır.
Sonuç ve Öneriler: Sağlığın temel belirleyicisi toplumsal eşitsizliklerdir. Sağlık çalışanları üzerinde etkisi hissedilen biyomedikal sağlık anlayışı ise toplumsal, politik ve ekonomik yapısal ilişkileri bireyin sağlık sorumluluğu perdesi ardına gizlemektedir. Sağlık çalışanları toplumsal belirleyicilerin farkındadır ancak birinci basamak sağlık hizmeti sunulan ortamlarda müdahalede bulunmak için kendilerini yetersiz hissetmektedir. Bu araştırma sonuçları ışığında TSM ve ASM'lerin hedeflendiği eylem çalışmalarının atması önerilmektedir. Birinci basamak sağlık çalışanların SSB için rolleri açıkça belirlenmeli; müdahale çalışmaları tıbbi bakım dışındaki uygulamalara toplumun da katılımının sağlanması ile etkin hale getirilmelidir. Bakanlık ve İl Sağlık Müdürlükleri düzeyinde sağlık yöneticilerinin SSB’yi bütüncül bir yaklaşımla ele almak için sağlık çalışanlarının sahaya ilişkin gözlem ve deneyimlerinden yararlanması sağlığın geliştirilmesi yolunda faydalı bir yaklaşım olacaktır.
Anahtar Kelimeler: Sağlığın Sosyal Belirleyicileri, Birinci Basamak, Sağlık Eğitimi, Davranışsal Risk Faktörü