Last modified: 2019-10-02
Abstract
Giriş ve Amaç: Sağlık okuryazarlığı (SOY), bireyin sağlıkla ilgili bilgiye ulaşması, anlaması ve sağlığını geliştirici yönde bu bilgiyi kullanması için motivasyonunu ve yeteneğini belirleyen sosyal, bilişsel becerileri temsil eder. SOY karmaşık okumaları, dinleyip anlamayı, analitik düşünme, karar verme becerisini ve bu beceriyi sağlıkla ilgili durumlarda kullanabilmeyi de içermektedir. Bu çalışma özel bir üniversitede öğrencilerin ve çalışanlarının SOY düzeyi ve ilişkili faktörleri değerlendirmek için yapılmıştır.
Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı tipte bir araştırma olup, Mart-Mayıs 2018 tarihlerinde, İstanbul’da özel bir üniversitede öğrenciler, akademik personel ve çalışanlarından katılmayı kabul eden 1251 kişiyle gerçekleştirildi. Verilerin toplanmasında anket formu ve Avrupa Sağlık Okuryazarlığı Ölçeği Türkçe Uyarlaması (ASOY-TR) kullanıldı. Analizler SPSS 23.0 ile yapıldı. Analizlerde Student-t Testi, Ki-kare Testi, Açıklayıcı Faktör Analizi kullanıldı. İstatistiksel anlamlılık düzeyi ≤0,05 olarak kabul edildi.
Bulgular: Çalışmaya katılan 1251 kişinin %61,7’si kadın, %38,3’ü erkek; %61,1’i 15-24 yaş aralığındaydı. Katılımcıların yaş ortalaması 27,28±10,5’ti. Katılımcıların %50,7’sinin öğrenim durumu üniversite ve üstüydü, %59,8’i öğrenci ve %21,3’ü akademik personeldi. ASOY-TR ölçeğinin katılımcılarımızda uyguladığımızda elde edilen Cronbach Alfa değeri 0,946’ydı. Açıklayıcı Faktör Analizinde yöntem olarak Temel Eksen Faktörleme kullanıldı. Faktör analizi sonuçları özdeğeri birin üstünde olan ve toplam varyansın %55’ini açıklayan beş faktör ortaya çıktı. Ortalama ölçek puanı 32,46±8,2 idi. Ölçekten alınan puana göre (0-25) yetersiz, (>25-33) sorunlu-sınırlı, (>33-42) yeterli ve (>42-50) mükemmel SOY olarak sınıflanmıştır. Katılımcıların %39’9’u sorunlu-sınırlı, %28,6’sı yeterli SOY düzeyine sahipti. Kadınlar (%15,02’si yetersiz, %30,4’ü yeterli); erkeklere (%26,5’i yetersiz, %25’i yeterli) göre anlamlı olarak daha yüksek SOY düzeyine sahipti (p:0,000). Kişinin tanımladığı sosyal statü düzeyi 7 ve altı olanlarda yetersiz SOY düzeyi oranının düşük olması (%11,6; %14), statü düzeyini 9 ve üzeri tanımlayanlarda yeterli SOY düzeyi oranının düşük olması (%22,7) nedeniyle SOY’nın statü düzeylerine göre farklı olduğu saptandı. (p:0,000). Sağlıkla ilgili bir bölümde eğitim alan ya da çalışan katılımcıların diğerlerine göre SOY düzeyleri anlamlı olarak yüksekti (p:0,000). Yaş grubu, öğrenim durumu, kişinin tanımladığı sağlık durumu, kurumsal pozisyon ile SOY arasında ilişki saptanmadı.
Sonuç ve Öneriler: İstanbul’da özel bir üniversitede öğrenciler, akademik personel ve çalışanlarında ASOY-TR ölçeği kullanılarak yapılan çalışmamızda SOY düzeyi %39,9’unda sorunlu sınırlı tespit edilmiştir. Bu oran ASOY-TR geçerlilik çalışmasında saptanan %39,6’lık sorunlu sınırlı SOY düzeyi ile uyumlu olup genel kategorik dağılımlar da benzerdir. Ancak çalışmamızda öğrenim durumu, yaş grubu ve kişinin tanımladığı sağlık durumu SOY açısından fark yaratmamıştır, bu da çalışma grubunun homojen olmasından kaynaklanabilir. Bir eğitim kurumunda yapılan çalışmamızda bile SOY düzeyinin %39,9 sınırlı-sorunlu saptanması bu alanda farkındalık arttırmaya ve beceri kazandırmaya yönelik toplumsal politikalar ve uygulamalara olan gereksinimi ortaya koymaktadır.Anahtar Kelimeler: Sağlık Okuryazarlığı, Sağlık Okuryazarlığını Ölçmek, ASOY-TR, Halk Sağlığı